Yazımın başında Yeni Malatyaspor’a teşekkür ederek başlamak istiyorum. Bir teknik direktör, bir savunma ve bir kaleci hatası nasıl yapılır, bunu bize harfiyen uygulamalı olarak gösterdi. Eminim ki birçok kişi de bu maçı ders olarak anlatacaktır. 3-1’den 4-3 mağlup olmak, büyük bir meziyet olsa gerek.

Yeni Malatyaspor, iyi oynamadan 2-0 öne geçti. Arkasında yediği gol ve attığı golden sonra tekrardan yediği gol, bunu doğruluyor. Hatalar zinciri hep birbirini takip etti. Savunmada Semih’in as oyuncu olamayacağını hep söylerken, Sadık’ın da bu kategoriye girdiğini net bir şekilde gördük. Milli takıma neden gitmiyor diyenler, şimdi olayı daha iyi anlamışlardır. Dan-dun oynayan ve topu birinci bölgeden çıkartamayan savunmalı bir takımın başarılı olma ihtimali ise koca bir sıfır.

4 haftada bağıra bağıra bu takımın 3-5-2 oynayamayacağını söylüyorduk. Ama maç kadrosuna bir baktık ki sahada 4’lü savunma ve genç Muhammed var. Herkes birbirine bakıyor, İrfan Buz ne yapıyor diye. Büyük bir riskti bu. Kampı 3’lü savunma ile geçir, 4 haftayı da o şekilde oyna ve sonrasında sistemi çöpe at, 4’lü savunmaya geç. Tamam eyvallah. Aslında en başta yapması gereken buydu İrfan Buz’un. Ama Muhammed ne alakaydı, onu anlamadım. Zaten rakibin ilk yarıdaki bütün atakları da Muhammed’in oradan geldi. İrfan Buz, büyük bir sevdası olan 3’lü savunmaya çok hasret kalmış olacak ki hemen ikinci yarının başında geri döndü. Maçta orada koptu gitti zaten. Takımın doğru bir sistemi yok, oyunu iyi okuyabilen ve hamle yapabilecek bir kenar ekibi de yok. Karagümrük mağlubiyetinin yüzde 80 sebebi İrfan Buz’dur. İrfan Buz ile yeniden anlaşıldığında herkes kalp mesajları atıyordu. Dün söyledim, bugün söylüyorum ve yarın da söyleyeceğim. İrfan Buz ile Yeni Malatyaspor ba-şa-rı-lı o-la-maz.

Maç 3-2 devam ediyor ve herkes oyunun koptuğunu yüreği ağzında bir şekilde izliyor. Zaten 10 kişi oynuyor takım, hamleni niye yapmıyorsun sayın hocam. İlla golü yiyeceksin de öyle mi hamle yapacaksın? Gol ne zaman gelecek derken, beraberliği yakaladı Karagümrük. Ondan sonra 4.golün geleceği de herkesin kafasına yerleşti. Öyle de oldu. Çünkü takım, tamamen dağılmıştı. Son gol de Semih Sadık’a, Sadık’ta Semih’e bakarken Abdulsamed’de bir başka deryadaydı.

Abdulsamed’in hatalar yapması bana göre çok normal. Çünkü becerisi bu kadar. Tribünlerden gelen tepki, anlamsız. Yıllardır orada görev yapan kaleci antrenörü Vedat Kapurtu ve İrfan Buz’un ekibi var. Hiç mi kalecinin nasıl ve nerede duracağını göstermediler. Bu kadar basit olmamalı. Süper Lig’de oynuyoruz, bunu her zaman söylemek ve hatırlatmak mı gerekli.

Aslında bu takıma iyi bir kaleci almayan Adil Gevrek, eleştiriyi hak ediyor. Bu takıma bir sağbek almayan Adil Gevrek, olayın mimarı. Geçen sene ve ondan önceki seneden bir ders çıkartmayan Adil Gevrek, alınan farklı mağlubiyetlerin sorumlusu. Futbolda dün yok bugün var. Başarılı olduğun güne güvenmeyeceksin, başarısız olduğun günden de ders çıkartacaksın. Her şeyi ben bilirim, ben yaparım dersen “padişahım çok yaşa” diyenleri de yarın yanında bulamazsın!